11 Mart 2018 Pazar

1964 VE 1967 KIBRIS KRİZLERİ SIRASINDA ABD’NİN KIBRIS POLİTİKALARI, BÖLÜM 5

1964 VE 1967 KIBRIS KRİZLERİ SIRASINDA ABD’NİN KIBRIS POLİTİKALARI, BÖLÜM 5


 6. Komünist Parti AKEL’in Varlığı 

AKEL (Anorhotikon Komma Ergazomenou Laou - Çalışan Sınıfın İlerici Partisi), 1941’de kuruldu. Zaman zaman enosisi savunarak kısa sürede büyük destek 
kazanan parti, 1946’da adanın en güçlü siyasi örgütü haline geldi. Kıbrıs’ın bağımsızlığından önceki ve hemen sonraki dönemlerde Moskova ile sıkı işbirliği 
yapan AKEL, Kıbrıs’taki İngiliz üslerinin kaldırılmasını savunuyordu. 
Kıbrıs Cumhuriyeti’ni doğuran 1959 Londra ve Zürih Antlaşmalarını, self-determinasyon prensibine aykırı bulduğu için tanımıyordu.138 Makarios’un Kıbrıs’taki siyasi hâkimiyetinde, AKEL’in kendisine verdiği desteğin büyük etkisi vardı.139 

AKEL, komünist olmayan dünyada en güçlü komünist partilerden biriydi,140 hatta İsrail ve Lübnan dışında Ortadoğu’daki tek yasal komünist partiydi.141 Kıbrıs Türk toplumunda bağımsız ve özgün bir sol hareket olmaması nedeniyle bu toplum içindeki sol unsurlar da AKEL bünyesinde yer alıyorlardı.142 

Adada etkisi büyük bir siyasi parti olan, Kıbrıs’ta 1960’ta kurulan düzene karşı çıkan, bağlantısız politikalar izleyen Makarios’u destekleyen ve Sovyetler 
Birliği Komünist Partisi’nin izlediği çizginin dışına çıkmayan143 AKEL’in varlığı da ABD açısından, Kıbrıs’a yönelik tutumda göz önünde bulundurulması gereken bir 
diğer önemli faktördü. 

 7. SSCB’yi Çevreleme Politikası Açısından Kıbrıs’ın Önemi 

Kıbrıs, ABD’nin İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra SSCB’nin etkisinin Doğu Avrupa dışında da yayılmasını önlemek amacıyla uygulamaya başladığı “çevreleme 
politikası” açısından da önem taşıyordu. Birincisi, Kıbrıs’ta yaşanan sorun, çevreleme politikasının kilit örgütlerinden olan NATO’nun güneydoğu kanadındaki iki ülkeyi karşı karşıya getirerek ittifakın gücünü ve istikrarını tehdit ediyordu. İkincisi, Kıbrıs’ta etkili siyasi aktörler olan Makarios’un ve AKEL’in SSCB ile yakın ilişkiler kurmaları, komünizmin Doğu Akdeniz’de bir üs kazanması tehlikesini gündemde tutuyordu. 

NATO’nun 1949 yılında kurulmasından sonra, 1951’de ANZUS (Avustralya, Yeni Zelanda, Amerika Birleşik Devletleri Güvenlik Paktı), 1954’te SEATO (Güney 
Doğu Asya Antlaşması Örgütü), 1955’te Bağdat Paktı (1959’dan sonra CENTO Merkezi Antlaşma Örgütü) gibi ittifaklar ve çeşitli ülkelerle imzalanan ikili 
anlaşmalar sayesinde çevreleme politikasına ilişkin önemli adımlar atılmıştı.144 Fakat Kıbrıs sorunu, SSCB’ye, bu soruna taraf olan Türkiye ve Yunanistan arasındaki anlaşmazlıktan yararlanarak NATO içindeki çatlağı daha da büyütme ve böylece çevreleme politikasının etkisini azaltma imkânı sağlıyordu. 

Truman Doktrini’nin ilanından beri ABD’nin Doğu Akdeniz politikasının temel hedefi, SSCB’yi bu bölgenin dışında tutmaktı. Bu nedenle ABD’li yetkililere 
göre, Kıbrıslıların arzuları ters yönde olsa da, Kıbrıs, Atlantik İttifakı’nın bir meselesiydi ve öyle kalmalıydı.145 “Diğer taraftan, SSCB’nin adaya ilişkin politikası, 

Doğu Akdeniz ve Ortadoğu’daki İngiliz -sonradan Amerikan- etkisini zayıflatacak her hareketi desteklemek temeli üzerine kurulmuş[tu].”146 

1960’ta Kıbrıs sorununa bulunan çözüm hem iki NATO müttefikini çatışmadan uzaklaştırması hem de bu ülkelere garantörlük yetkisi vererek adayı 
devamlı NATO şemsiyesi altında tutması nedeniyle ABD’nin SSCB ile ilişkilerinde Kıbrıs’ı bir tehlike olmaktan çıkarmıştı. ABD, SSCB’yi çevreleme taahhüdünde 
bulunduğu için, dünyanın herhangi bir yerindeki komünizmi çevrelemeyi de taahhüt etmiş147 gibi davranıyordu. Bu çözüm, bu taahhüdün de yerine getirildiğini gösteriyordu. Bu şartlar altında, Kıbrıs’ın tarafsız politikalar izlemesi, NATO’nun güneydoğu kanadının güvenliği sorunu düşünüldüğünde çok da önemli değildi.148 

Ancak 1963 sonunda yeni devlette ilk büyük kriz patlak verince gerek sorunun BM’ye taşınması durumunda SSCB’nin istismarına uğrayacağı, gerekse adadan yükselen yardım taleplerine SSCB’nin cevap verebileceği düşünceleri ABD’yi yeniden endişelendirmeye başlayacaktı. 

II. 1964 KIBRIS KRİZİ VE AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ’NİN TUTUMU 

Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk toplulukları arasında karmaşık ve hassas bir denge kuran 1960 sisteminin fiilen ortadan kalkmasına neden olan kanlı olaylar 1963 yılı sonunda başladı. İki topluluk arasında, yeni devletin işleyişine ilişkin anlaşmazlıkların şiddet olaylarına dönüşmesi ve bu durumun garantör ülkeler 
Türkiye ve Yunanistan arasında gerilime yol açması, Amerikalı devlet adamlarının Kıbrıs’a bakışlarında NATO’nun güneydoğu kanadındaki tehlike algısını yeniden ilk sıraya taşıdı. 

Kıbrıs Cumhuriyeti kurulduktan sonra adanın iki NATO müttefiki arasında bir anlaşmazlık konusu olmaktan çıkması, ABD’nin Kıbrıs’a yönelik politikalarını 
şekillendiren etkenlerin öncelik sıralamasını değiştirmişti. 1964 krizi ortaya çıkana kadar ABD’nin Kıbrıs politikasına genellikle komünist parti AKEL’in gücündeki artış ve Makarios’un bağlantısız dış politika tutumu gibi etkenler yön vermişti. Bu gelişmelerin önünü alabilmek ve Kıbrıs üzerindeki Amerikan etkisini artırabilmek için ABD, Kıbrıs’a giderek artan ekonomik yardımlarda bulunuyordu.149 Aksi takdirde Kıbrıs’ın ihtiyaç duyduğu yardımların SSCB tarafından karşılanacağı ve Doğu Akdeniz’de komünizmin etkisinin artacağı düşünülüyordu.150 Kıbrıs’taki Amerikan tesislerine kısıtsız erişim151 ve adadaki güçlü sol siyasi hareketi dengeleyebilmek için sağ kanat partilerinin kurulması, var olanların güçlendirilmesi152 gibi konularda da ABD, Makarios’la sıkı bir pazarlık içindeydi. 

ABD, Kıbrıs sorununun ciddi bir uluslararası anlaşmazlık olarak dünya siyasetinde yer almaya başlamasından beri, bu sorunun Türkiye ve Yunanistan’la olan ilişkilerini kötü yönde etkileyeceğini düşünerek doğrudan müdahalede bulunmaktan kaçınıyordu. Bu nedenle Kıbrıs Cumhuriyeti kurulduktan kısa süre sonra anayasal hükümlerin uygulanması konusunda Rum ve Türk topluluklar arasında yaşanan anlaşmazlıkların153 büyümesinden korkan ABD’li yetkililer, bu tür sorunların garantör devletler arasında barışçı yollarla çözülmesi için girişimde bulunması konusunda İngiltere’ye baskı yapıyordu.154 Kıbrıs yükünü ABD ile paylaşmak isteyen İngiltere ise, sadece kendi çabalarıyla mevcut sorunların çözülemeyeceğini imâ ederek bu konuda ABD’den gelecek her tür yardımı memnuniyetle kabul edeceğini belirtiyordu.155 

ABD’li devlet adamları bu müdahil olmama politikasını 1964 krizine kadar, zor da olsa sürdürmeyi başardılar. Fakat Kennedy suikastı sonucu 22 Kasım 1963’te 

ABD’de başkanlık koltuğuna oturan ve özellikle de selefi kadar deneyimli olmadığı dış ilişkiler alanında Başkan Kennedy’nin politikalarını devam ettirme gerekliliğinin bilincinde olan Lyndon Baines Johnson’ı156 Kıbrıs sorunu açısından çok daha zor bir dönem bekliyordu. Başkan olmasının üzerinden bir ay geçmeden Kıbrıs’ta, ABD’nin soruna müdahil olmasına yol açacak olan kriz süreci başladı. 

A. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Anayasal Sorunları Ve Aralık 1963’te Başlayan Kriz 

1. 1960 Sistemine İlişkin Anlaşmazlıklar ve Cumhurbaşkanı Makarios’un Anayasada Değişiklik Önerileri 

1959 Antlaşmaları, her ikisini de tadamamış olan bir ülkeye barış ve bağımsızlık getireceği ümidiyle imzalanmıştı.157 Ancak NATO’nun çıkarları ön planda tutularak hazırlanmış olan bu antlaşmalara dayanılarak kurulan sistemin fazla uzun ömürlü olmayacağını anlamak için çok zaman geçmesi gerekmedi. 

Kıbrıs Cumhuriyeti sui generis (kendine özgü) bir devletti. Ancak kurucu antlaşmalarda iddia edildiği gibi egemen, üniter ve bağımsız değildi.158 Ayrıca 
Makarios’a göre, antlaşmalarla bir devlet yaratılmıştı, ancak bir ulus yaratılamamıştı.159 Kendisine zorla imzalattırıldığını iddia ettiği160 bu antlaşmalar, “adanın kolonyal geçmişinin kalıntıları”ydı.161 Mevcut sistemle Kıbrıs Cumhuriyeti’nin geleceği olmadığına inanan Cumhurbaşkanı Makarios daha 1962 yılının ocak ayında anayasanın değiştirilmesi gerektiğinden bahsediyordu.162 Bu belki de yerinde bir tespitti çünkü vergi yasasının çıkarılması, kamu hizmetlerinde görev alacak Türklere ve Rumlara yönelik kotanın uygulanması, belli oranlarda Türk ve Rum askerlerden oluşacak Kıbrıs ordusunun oluşturulması, Kıbrıs’taki beş büyük şehirde iki topluluğun ayrı belediyeler kurması, Temsilciler Meclisi’nde toplulukların ayrı oy çoğunluklarıyla karar alınması ve cumhurbaşkanı yardımcısının veto hakkı gibi konularda yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle kısa sürede devlet işleyemez hâle gelmişti.163 

Adadaki topluluklar arasında yaşanan bu anlaşmazlıkların Türkiye -Yunanistan ilişkilerine de olumsuz etkide bulunduğunun bilincinde olan ABD, Kıbrıs’taki süreci endişeyle izliyordu. Bu nedenle Makarios, ABD Başkanı’nın daveti üzerine 1962 Haziranı’nda gerçekleştirdiği Washington ziyareti sırasında Başkan Kennedy tarafından, adadaki durumu kontrol altına alması yönünde uyarılmıştı.164 

ABD’nin uyarılarına ve 1963 Aralığı’na kadar Türkiye’nin Kıbrıs Hükümeti nezdinde on dört kez girişimde bulunarak Kıbrıs Anayasası’nın temelinde olan 
antlaşmalara uyulması konusunda ısrar etmesine165 rağmen Makarios, anayasanın on üç noktada değiştirilmesi gerektiğine ilişkin görüşlerini 30 Kasım 1963’te açıkladı.166 “Toplumlararası Anlaşmazlığın Belirli Sebeplerini Ortadan Kaldırmak ve Devletin Düzgün İşlemesini Kolaylaştırmak İçin Önerilen Tedbirler ”167 başlığını taşıyan bu değişiklik önerileri esasında Türk topluluğunun “haklarının ve bunları teminat altına alan hükümlerin değiştirilmesini öngörüyordu. Bunların kabulü Türk cemaatini ortak bir cemaatten çoğunluğun takdirine tâbi bir azınlık statüsüne sokacaktı.”168 Bu nedenle Türkiye, 6 Aralık 1963’te bu önerilerin kabul edilemez olduğunu belirten bir bildiri yayınladı.169 

Türkiye’yi kızdıran bu gelişmeler ABD açısından ise kaygı vericiydi. Makarios’un 5 Ocak 1962’de anayasanın bazı kısımlarının değiştirilmesi gerektiğini belirtmesiyle adada topluluklar arası şiddetin tekrar başlaması korkusunu yaşayan ABD,170 Makarios’un değişiklik önerilerini Türkiye’nin sert bir şekilde reddetmesinin Kıbrıs’ta çatışma tehlikesini artırdığını düşünüyordu. Amerikalı diplomatlar, öneriler üzerinde tartışmanın imkânsız olduğu yönündeki Türk Hükümeti görüşüne katılmadıklarını belirtirken171 aslında adada gerilimin artmasından duydukları korkuyu dile getiriyorlardı. ABD tarafından Türkiye’ye Türk toplumu lideri Fazıl Küçük’ün, en azından üzerinde tartışmak isteyebileceği noktaları belirtmesinin, Makarios’un daha aşırı adımlar atmak için öne sürebileceği bahaneleri ortadan kaldıracağı yönünde tavsiyelerde bulunuluyordu.172

 2. Kıbrıs’ta Çatışmaların Başlaması ve Krizin İlk Günlerinde ABD’nin Tutumu 

Anayasada değişiklik önerisi yapılmasından beri artan gerilim 21 Aralık 1963 günü Lefkoşa’da iki topluluk arasında çatışmaların başlamasına neden oldu. Kısa 
sürede Kıbrıs’ın diğer bölgelerine de sıçrayan bu çatışmalar özünde içsel bir sorun olsa da Garanti Antlaşması’nın varlığı nedeniyle uluslararası barış ve güvenliğe yönelik tehdit oluşturuyordu.173 

Türkiye ve Yunanistan arasında bir savaş yaşanmasından korkan ABD, ilk adımını 23 Aralık’ta attı. ABD Dışişleri Bakanı Dean Rusk, Ankara ve Atina’daki 

Amerikalı büyükelçilerden, her iki ülkeye de “Askeri Yardım Programı (Military Assistance Program - MAP) ile sağlanan donanımın, Kıbrıs’taki Türk ya da Yunan 
birlikleri tarafından ABD’nin önceden açık rızası alınmadan kullanılmasının, Askeri Yardım Programı Anlaşması’nın sözüne ve ruhuna aykırı bir hareket olarak değerlendirileceğini” bildirmelerini istedi.174 25 Aralık 1963’te ABD Başkanı Johnson, Cumhurbaşkanı Makarios ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Küçük’e birer mesaj göndererek sükûnet çağrısında bulundu.175 Fakat bu girişimler ABD’nin beklediği etkiyi yaratmadı. 

Türkiye’nin, Garanti Antlaşması kapsamında İngiltere ve Yunanistan’a birlikte hareket etme çağrısında bulunmasına rağmen beklediği tepkiyi görememesi 
üzerine Türk uçakları 25 Aralık’ta ada üzerinde ihtar uçuşu yaptı.176 Bu durum ABD’li yetkililere Türkiye’nin adaya tek taraflı müdahalede bulunma konusundaki ciddiyetini gösterdi.177 Yine aynı gün Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel, ABD Başkanı’na bir mektup göndererek, adadaki olayların sona erdirilmesi için bütün olanakların kullanılmasını istedi. Başkan Johnson’ın ertesi gün gönderdiği cevapta ise, garantör devletlerin barışçı bir çözüm bulunması yolundaki her türlü davranışlarının ABD tarafından destekleneceği belirtiliyordu.178 

Türk jetlerinin ihtar uçuşu yapmasının ardından İngiltere ve Yunanistan adaya ortak bir barış gücü operasyonu düzenleme konusunda Türkiye’ye destek verdiler. Bu gücün İngiliz birliklerinden oluşturulmasına karar verildi.179 Bu sırada Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Kıbrıs Hükümeti’nin Türkiye’ye yönelik suçlamalarını değerlendirmek üzere toplandı. 27 Aralık’ta yapılan toplantıdan herhangi bir önlem kararı çıkmadı. Sorunun çözülmesinde birlikte hareket etme kararı alan üç garantör devletten İngiltere’nin Londra’da bir konferans yapılması çağrısına Türkiye ve Yunanistan’ın olumlu cevap vermeleriyle tansiyon az da olsa düşürüldü. 

1964 yılının büyük bölümünde devam edecek olan bu krizin ilk günlerinde ABD’nin tutumu önceki yıllarda izlediği politikanın devamı niteliğindeydi. ABD, 
Türk - Yunan geriliminin tekrar yükselmesinden büyük endişe duymasına rağmen yine doğrudan bir müdahaleden çok dolaylı bir karışma yöntemi izledi.180 
Örneğin 
Türkiye’nin ada üzerinde ihtar uçuşu yaptırdığı uçakların NATO yardımı çerçevesinde verilen ve NATO kumandasına tahsis edilmiş uçaklar olmasına rağmen bu eylemi nedeniyle Türkiye’ye herhangi bir şikâyette bulunmadı.181 Taraflara sorunun barışçı yollarla çözülmesi yönünde çağrılar yaparken bu konudaki liderlik rolünü İngiltere’nin üstlenmesi gerektiği düşüncesini muhafaza etti.182 Aslında ABD, Kıbrıs‘ta kalıcı bir siyasi çözüme ulaşılması için sorunun taraflarına yardım etmek istiyordu ancak bu konuda aşırı bir ulusal taahhüt altına girmekten de kaçınıyordu.183 

BU BÖLÜM DİPNOTLARI;

138 Thomas W. Adams ve Alvin J. Cottrell, Kıbrıs’ta Komünizm, Ankara, Türkiye Ticaret Odaları, Sanayi Odaları ve Ticaret Borsaları Birliği Matbaası, 1967, s. 5-9. 
139 Joseph S. Joseph, Ethnic Conflict and International Politics: From Independence to the Treshold of the Europen Union, London, Macmillan, 1997, s. 68’den aktaran Güney, op. cit., s. 30. 
140 Idem. 
141 Thomas W. Adams, AKEL: The Communist Party of Cyprus, Stanford, Hoover Institution Press, 1971’den aktaran Augustus Richard Norton, “The Soviet Union and Cyprus,” içinde Norma Salem, (der.), Cyprus: A Regional Conflict and its Resolution, New York, St. Martin’s Press, 1992, s. 107. 
142 Gürel, Tarihsel Boyut İçinde…, s. 54. 
143 “1949 yılında AKEL’in yönetim kadroları arasındaki iç hesaplaşma, Sovyetler Birliği’ne yakın olan grubun kesin biçimde partiye hâkim olması ile sonuçlanmıştır.” Bkz. Sönmezoğlu, Tarafların Tutum…, s. 35. 
144 Halûk Ülman, “NATO ve Türkiye,” S.B.F. Dergisi, C. XXII, No. 4 (Aralık 1967), s. 147. 
145 Jr. H. W. Brands, “America Enters the Cyprus Tangle 1964,” Middle Eastern Studies, Vol. 23, No. 3 (June 1987), s. 349-350. 
146 Sönmezoğlu, op. cit., s. 35. 
147 Morgenthau, op. cit., s. 124. 
148 Joseph Roucek, Kıbrıs’ın tarafsızlığının, ABD ve SSCB için kabul edilebilir bir durum olduğunu iddia etmektedir. Bkz. Joseph Roucek, “Cyprus in the Mediterranean Geopolitics,” Il Politico, 41 (4), s. 739’dan aktaran Botsas, op. cit., s. 257. 
149 “National Security Action Memorandum No. 71,” Washington, August 23, 1961, 
http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009); 
“Memorandum From the Executive Secretary of the Department of State (Battle) to the President's Special Assistant for National Security Affairs (Bundy),” Washington, September 7, 1961, 
http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009); “National Security Action Memorandum No. 98,” Washington, September 25, 1961, 
http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009); “Telegram From the Embassy in Cyprus to the Department of State,” Nicosia, October 7, 1961, 
http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009); “National Security Action Memorandum No. 169,” Washington, June 28, 1962, 
http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009). 
150 “Memorandum of Conversation,” Paris, December 14, 1961, 
http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009). 
151 “Memorandum From the Executive Secretary of the Department of State (Brubeck) to the 
President's Special Assistant for National Security Affairs (Bundy),” Washington, July 13, 1962, 
http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009). 
152 “Telegram From the Embassy in Cyprus to the Department of State,” Washington, October 13, 
1962, http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009). 
153 infra., s. 47. 
154 “Telegram From the Department of State to the Embassy in the United Kingdom,” Washington, 
February 16, 1963, http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009). 
155 “Telegram From the Embassy in the United Kingdom to the Department of State,” London, 
February 23, 1963, http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009). 
156 Landau, op. cit., s. 55. 
157 Ehrlich, op. cit., s. 1021. 
158 “…Anayasasını dahi değiştirme hakkı bulunmayan ve böyle bir durumda dışarıdan müdahaleye 
uğrayacak olan, ülke topraklarının bir bölümünde İngiliz egemenliğini daha başlangıçtan itibaren 
tanıyan, toprağa dayalı olmasa da işlevsel bir federasyon benzeri yapıya sahip olan Kıbrıs 
Cumhuriyeti ne bağımsız, ne egemen, ne de üniterdi.” Bkz. Melek Fırat, “1945-1960 Yunanistan’la 
İlişkiler,” Baskın Oran (ed.),Türk Dış Politikası, Kurtuluş Savaşından Bugüne Olgular, Belgeler, 
Yorumlar, cilt I, 8. Baskı, İstanbul, İletişim Yayınları, 2003, s. 613. Ayrıca bkz. Erol Manisalı, 
Dünden Bugüne Kıbrıs, İstanbul, Cumhuriyet Yayınları, 2000, s. 33-35. 
159 Münir N. Ertekün, The Cyprus Dispute, Oxford, The University Press, 1981, s. 8; Thomas W. 
Adams, “The First Republic of Cyprus: A Review of an Unworkable Constitution,” The Western 
Political Quarterly, Vol. 19, No. 3 (Sep. 1966), s. 488. 
160 Rauf R. Denktaş, Kıbrıs Girit Olmasın, İstanbul, Remzi Kitabevi, 2005, s.24. 
161 Süha Bölükbaşı, “The Cyprus Dispute and the United Nations: Peaceful Non-Settlement between 
1954 and 1996,” International Journal of Middle East Studies, Vol. 30, No. 3 (Aug, 1998), s. 415. Makarios’un eleştirdiği bu devlet sistemi, çeşitli yönlerden birçok yazar tarafından da olumsuz değerlendirmelere konu edilmiştir. Örneğin Mallinson Kıbrıs’ın anayasasını “iskambil kâğıtlarından yapılan evlere” benzeterek 103 sayfalık Kuruluş Antlaşması’nın yarısından fazlasının İngiltere’nin askeri üsleri, uçuş hakkı ve bunlarla bağlantılı çıkarlarına ayrılmış olduğunun altını çizmektedir. Bkz. William Mallinson, “US Interests, British Acquiescence and the Invasion of Cyprus,” The British Journal of Politics and International Relations, Vol. 9, Issue 3 (Aug. 2007), s. 494. Souter ise adadaki iki topluluğu uzlaştırmak tan uzak olan katı anayasal yapının, bu topluluklar arasındaki çatışmalar için verimli bir kaynak olduğunu iddia etmektedir. Bkz. Souter, op. cit., s. 661. Bruce, veto mekanizmalarıyla yüklü bu sistemi, “istikrarlı bir hükümet için esnek bir çerçeveden çok bir deli gömleğine” benzetmektedir. Bkz. Bruce, op. cit., s. 122. Bell, 1960 çözümü ile Kıbrıs’ın, “ortak bir bayrak yerine kendi ulusal bayraklarını dalgalandıran iki düşman ve şüpheci topluluğa bölündü[ğünü]” söylemektedir. Bkz. Bell, op. cit., s. 791. Boyd’a göre 1963 yılında başlayan şiddetin esas sebebi Kıbrıs Anayasasıdır. Bkz. James M. Boyd, “Cyprus: Episode in Peacekeeping,” International Organization, Vol. 20, No. 1 (Winter 1966), s. 2. Ehrlich ise tam tersi bir tutum benimseyerek Kıbrıs Cumhuriyeti’nin anayasal mekanizması lehine görüş belirtmektedir. Bkz. Ehrlich, Cyprus 1958-1967, s. 41. 
162 Ehrlich, “Cyprus, the ‘Warlike Isle’…,” s. 1042. 
163 Bölükbaşı, The Superpowers and…, s. 50-53; Toluner, op. cit., s. 100-104; Norma Salem, “The Constitution of 1960 and its Failure,” içinde Norma Salem, (der.), Cyprus: A Regional Conflict and its Resolution, New York, St. Martin’s Press, 1992, s. 121-122; Pierre Oberling, Bellapais’ye Giden Yol: Kıbrıs Türklerinin Kuzey Kıbrıs’a Göçü, çev. Mehmet Erdoğan, Ankara, Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayınları, 1987, s. 57-64; William M. Dobell, “Division Over Cyprus,” International Journal, Vol. 22, No.2 (Spring 1967), s. 280-281; Ehrlich, op. cit., s. 10401043. 
164 Brands, op. cit., s. 350. 
165 Dışişleri Belleteni, Sayı 1, (Temmuz 1964), s. 4. 
166 Bu değişiklik önerileri için bkz. Toluner, op. cit., s. 104-105. Birçok yazara göre Makarios’un değişiklik önerilerini bu tarihte yapması bilinçli bir tercihti. Çünkü önerilerin yapıldığı dönemde Türkiye’de bir hükümet bunalımı yaşanıyordu, Yunanistan’da ise Zürih ve Londra Antlaşmaları’nı tanımayan Papandreou Hükümeti henüz iktidara gelmişti. Bkz. Abdulhaluk Çay, Kıbrıs’ta Kanlı Noel – 1963, Ankara, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, 1989, s. 51. ABD ise Başkan Kennedy’nin öldürülmesinin şokunu yaşıyordu. Bkz. Oberling, op. cit., s. 67. Ayrıca bkz. Nihat Erim, Kıbrıs: Bildiğim ve Gördüğüm Ölçüler İçinde, Ankara, Ajans-Türk, [197?], s. 225; Charles Foley 
ve William I. Scobie, The Struggle For Cyprus, Stanford, Hoover Institution Press, Stanford University, 1975, s. 162; Mavroyannis, op. cit., s. 134-135. 
167 Adams, op. cit., s. 486. 
168 Bilge, op. cit., s. 376. Stegenga ise bu önerileri “Kıbrıs Cumhuriyeti’ni daha normal bir devlete 
dönüştürmeyi amaçlayan” bir girişim olarak değerlendirmektedir. Bkz. James A. Stegenga, “UN Peace-Keeping: The Cyprus Venture,” Journal of Peace Research, Vol. 7, No. 1 (1970), s. 1. 
169 Keesing’s Contemporary Archives, Vol. XVI, (1963-1964), s. 20113. 
170 “Telegram From the Embassy in the United Kingdom to the Department of State,” London, January 5, 1962, http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009). 
171 “Memorandum of Conversation,” Washington, December 12, 1963, 
http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009). 
172 Idem. 
173 Boyd, op. cit., s. 3. Boyd’un bu yorumu yapmasına neden olan Garanti Antlaşması’nın 4. maddesi şöyledir: “Bu Antlaşmanın hükümleri ihlâl edildiği zaman, Yunanistan, Türkiye ve Birleşik Krallık, bu hükümlere riayeti sağlamak için gereken teşebbüsler veya tedbirler hakkında birbirleri ile istişare 
etmeyi taahhüt ederler. Müştereken veya anlaşarak hareket mümkün olmadığı takdirde, garanti veren üç devletten her biri, bu Antlaşma ile ihdas edilen durumu tekrar tesis maksadı ile harekete geçmek hakkını muhafaza eder.” Bkz. Kıbrıs Anlaşmaları ve Son Gelişmeler, Ankara, T.C. Dışişleri Bakanlığı, 1964, s. 5. 
174 Tel. No’s 544, 606 (23 Dec. 1963), in National Security Council History File: Cyprus Crisis’ten aktaran Süha Bölükbaşı, “The Johnson Letter Revisited,” Middle Eastern Studies, Vol. 29, No. 3 (July 1993), s. 511-512. 
175 Brands, op. cit., s. 351. 
176 Duygu Sezer, Kamuoyu ve Dış Politika, Ankara, AÜSBF Yayınları, 1972, s. 156; Bölükbaşı, op.cit., s. 512. 
177 “Telegram From the Mission to the North Atlantic Treaty Organization and European Regional Organizations to the Department of State,” Paris, December 25, 1963, http://www.state.gov/r/pa/ho/frus/kennedyjf/xvi/63931.htm (Erişim Tarihi: 25.05.2009). 
178 Mektupların metinleri için bkz. Fahir Armaoğlu, Belgelerle Türk-Amerikan Münasebetleri, Ankara, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu – Türk Tarih Kurumu Yayınları, 1991, s. 263265. 
179 Bölükbaşı, op. cit., s. 512. 
180 Sander, op. cit., s. 228. 
181 George S. Harris, Troubled Alliance: Turkish – American Problems in Historical Perspective, 1945 - 1971, Washington, Hoover Institution Studies, 1976, s.108. 
182 Tel. No. 1977 (27 Dec. 1963) in National Security Council History File: Cyprus Crisis’ten aktaran Bölükbaşı, The Superpowers and…, s. 61. 
183 Thomas W. Adams ve Alvin J. Cottrell, Cyprus Between East and West, Baltimore, The John Hopkins Press, 1968, s. 56. 


6 CI BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder